Tavaya Yapıştım

Doktorlar delileri test yapıyorlarmış, duvara bir otobüs çizmişler hadi binin bakalım demişler. Deliler teker teker binmişler biri hariç neden binmiyorsun, demişler. Çok kalabalık taksiyle giderim demiş Psikolog karşısındaki sinir hastası bir genci teste tabi tutmaktadır. Kağıt üstüne bir dikdörtgen çizip :

– Bu size neyi hatırlatıyor? diye sorar. Hasta : – İçinde kadın bulunan bir yatağı, diye cevap verir. Arkasından psikolog kağıda büyükçe bir kare çizer. Hasta, bu kez : – İçi kadın dolu bir oda, der. Derken, çok büyük bir dikdörtgen çizdiğinde, hasta bu sefer de : – Bu da içi kadın dolu bir ev, deyince, psikolog dayanamaz : – Tamam beyefendi, der. Siz bir kadın budalasısınız. Ama psikolog daha lafını bitirmeden, hasta bağırır : – Ne, ben mi? Aslında sen kadın budalasısın be! Sabahtan beri bana terbiyesiz resimler çiziyorsun.

Doktorlar delileri test yapıyorlarmış, duvara bir otobüs çizmişler hadi binin bakalım demişler. Deliler teker teker binmişler biri hariç neden binmiyosun, demişler. Çok kalabalık taksiyle giderim demiş Psikolog karşısındaki sinir hastası bir genci teste tabi tutmaktadır. Kağıt üstüne bir dikdörtgen çizip :

 Bu size neyi hatırlatıyor? diye sorar.

Hasta :

– İçinde kadın bulunan bir yatağı, diye cevap verir. Arkasından psikolog kağıda büyükçe bir kare çizer. Hasta, bu kez :

– İçi kadın dolu bir oda, der.

Derken, çok büyük bir dikdörtgen çizdiğinde, hasta bu sefer de :

– Bu da içi kadın dolu bir ev, deyince, psikolog dayanamaz :

– Tamam beyefendi, der. Siz bir kadın budalasısınız.

Ama psikolog daha lafını bitirmeden, hasta bağırır :

– Ne, ben mi? Aslında sen kadın budalasısın be! Sabahtan beri bana terbiyesiz resimler çiziyorsun…

Delinin teki süzgeci pencereden atmış. Diğer deli sormuş :

– Süzgeci niye attın? diye sormuş. Diğer delide

-Delik deşikti de ondan.. demiş.

Bir gün adamın biri kendini tavuk yemi sanıyormuş ve tavuklardan çok korkuyormuş derken adamı hastaneye yatırmışlar ve uzun süre tedavi etmişler.

Sonunda adama sormuşlar, “Artık tavuk yemi olmadığını biliyorsun demi?”

adamın cevabı ise “Ben biliyorum da tavuklarda biliyor mu? ”şeklinde olmuş.

Akıl hastanesinin bahçesinde geziyorlardı. Durdu, havuza eğilip ağzına biraz su aldı, doğrulup püskürttü. Yanındaki arkadaşı sordu:

– Ne oldu?

– Sabah iki şeker attım, su hala tatlanmamış.

– Elbet tatsız olacak. Karıştırdın mı ki?

Akıl hastanesine, kendisini ziyarete gelen arkadaşına dert yandı:

– Sorma dostum… Motora meraklı olduğum için getirip buraya tıktılar beni. Allah aşkına, sen araba sevmez misin?

– Severim.

– Zeytinyağlısından mı hoşlanırsın tereyağlısından mı?

Mühim bir şahsiyet, bir akıl hastalığı kliniğini gezerken delilerin bahçedeki havuza atladıklarını görür ve başhekime dönerek :

– Mükemmel, hastalarınızın her türlü ihtiyacını karşıladığınızı görüyorum. Başhekim teşekkür eder, sonra da sözlerine devam eder :

– Hele siz bir de su doldurabildiğimiz zaman gelin de görün! Havuzun boş olduğunu öğrenen adamcağız dehşet içinde tramplenin altına koşar ve heyecanla atlamaya hazırlanan deliye “atlamamasını, havuzun içinde su olmadığını” söyler.

Deli :

– Ne zararı var? Zaten ben de yüzme bilmiyorum ki!

İki deli kendilerini yılan sanıyorlarmış. Bir gün duvarın üzerinde güneşlenirlerken biri bağırmış;

– “Eyvah dilimi ısırdım, zehirlenip öleceğim!..

Öteki:

-“Yahu ne aptalsın.. Biz zehirli yılan değiliz ki..

Delinin biri intihar etmeye karar verir. Kendisini asmaya çalışır. Biri dayanamayıp sorar:

– Ne yapıyorsun?

– Görmüyor musun intihar ediyorum.

– Öyle ise ipi boğazına bağlasana!

– Denedim, öyle boğuluyorum.

Bir gün bir bilim adamı yılbaşı nedeniyle hastaneleri gezip akıllanan delileri salmaya karar vermiş. Bir sürü hastaneyi gezmiş fakat hiç akıllandığına kanaat getirilen deliye rastlamamış. En sonunda bir hastaneye gitmiş birde bakmış ki bütün deliler zipliyor hemen onlarla ilgilenen doktorlara sormuş:

– “Bunlar neden böyle zıplıyorlar?”

– “Bunlar kendilerini mısır patlağı zannediyorlar.” demiş Birde bakmışlar ki bir tanesi zıplamadan yatağın üzerinde sabit bir şekilde duruyormuş. Hemen ona yaklaşarak sormuş.

– “Sen neden zıplamıyorsun?”

– “Ben tavaya yapıştım…”

You may also like...