Kürk Fıkra
Hali vakti yerinde bir ailenin genç kızı eve geldiğinde, annesini ayna karşısında yeni kürküne hayran hayran bakarken bulur. Çevreci genç kız sinirli bir sesle:
– “Anne! Sen şu üstündekini giyip gösteriş yapacaksın diye, zavallı, savunmasız, masum bir yaratığın ne acılar çektiğini biliyor musun?”
Annesi:
-” Sus kızım! Sen baban hakkında ne biçim konuşuyorsun bakiyim!”
İKİ OLASILIK
Temel ile Dursun konuşuyorlardı…
Temel Dursun’a sorar:
– Savaş çıkarsa yandık galiba.
Dursun düşündü:
– İki olasılık var, dedi. Ya çıkar ya çıkmaz. Çıkmazsa mesele yok, çıkarsa iki olasılık var:
Ya çürüğe çıkarız ya askere alınırız. Çürüğe çıkarsak mesele yok, askere alınırsak iki olasılık var: Ya geri cephe ya ileri cephe. Geri cephede kalırsak mesele yok, ileri cepheye gidersek iki olasılık var: Savaşı ya kazanırız ya kaybederiz. Kazanırsak mesele yok, kaybedersek iki olasılık var: Ya esir düşeriz ya ölürüz. Esir düşersek mesele yok, ölürsek iki olasılık var: Ya gömerler ya kağıt fabrikasına yollarlar. Gömerlerse mesele yok, kağıt fabrikasına yollarlarsa iki olasılık var: Ya gazete kağıdı ya tuvalet kağıdı. Gazete kağıdı olursak mesele yok, tuvalet kağıdı olursaaak… İşte o zaman yandık Temel!
Akordeuon Ustası
Adam son derece gururlanarak kendinden bahsediyordu:
– “Ben akordeonu alıp çalmaya başlayınca herkesi ayağa kaldırırım.”
Arkadaşı şaşırır:
– “Demek o kadar ustasınız bu enstrümanda!”
– “Yok canım, ben sadece milli marşı çalmasını bilirim”