Bu Kadar Çok İşimiz Varken
1927 yılı Cumhuriyet Bayramı.Kastamonu’da bayram dolayısıyla balo veriliyor.
Akşam vali biraz gecikerek salona geliyor.Herkes ayağa kalkıyor,ancak genç bir köy öğretmeni içkiye erken başlamasının da etkisiyle olacak valinin geldiğini fark edemeyerek ayağa kalkmakta gecikiyor.
Vali Bey onu görüyor,balo sona erdiğinde Milli Eğitim Müdürünü yanına çağırtıp o öğretmenle ilgili soruşturma açmasını istiyor.
Milli Eğitim Müdürü öğretmenin iyi niyetli olduğunu bildiği için yüzeysel bir soruşturma açtırıyor ve olayı unutturmaya çalışıyor;fakat Vali olayın peşini bırakmıyor.
Müdür çok zor durumda kalıyor. Olayı Bakanlığa yansıtıyor.
Milli Eğitim Bakanlığı da Valinin fazla alınganlık gösterdiği kanısına varıyor.
Bu durum görüşülürken Atatürk Bakanlık’tadır.Yetkililer kendi aralarında yavaş sesle konuşurken o pencereden dışarı bakmaktadır.
Ne oluyor, diye soruyor. Olayı anlatıyorlar.
“HEMEN VALİYİ GÖREVDEN ALIN,YAPILACAK BU KADAR ÇOK İŞİMİZ VARKEN GENÇ BİR ÖĞRETMENLE UĞRAŞAN VALİYLE BİR YERE VARAMAYIZ.” diyor.
M.Rauf İnan:Mustafa Necati adlı kitabı İş Bankası Yayınları 29.sayfa, Cengiz Öksüz